mağaralar Marmara
Türkiye
Dupnisa Mağarası, Kırklareli
Dupnisa Mağarası, Kırklareli’nin Demirköy ilçesindeki Sarpdere Köyü’nde yer alıyor.
Mağara, 11 farklı türde yaklaşık 60,000 yerleşik yarasanın üremesi için 15 Kasım ve 15 Mayıs tarihleri arasında kapatılıyor. Üreme sezonu sona erdiğinde, mağara tekrar ziyaretçilerini ağırlamaya başlıyor.
Erken Jura Dönemi'nde (ikinci jeolojik dönemde) oluşmuş olan Dupnisa Mağarası, birbirine bağlı mağaralardan oluşur ve üç girişe sahiptir. Mağaranın toplam uzunluğu 3,200 metredir. Mağaranın toplam uzunluğu 3,200 metredir. Üç mağaranın birbirinden farklı ve benzersiz yapısı mağarayı ziyaretçileri için cazip hale getirmektedir.
Dupnisa Mağarası, aynı zamanda Türkiye ve Bulgaristan arasında doğal sınır olarak görev yapan Rezve Nehri’nin su kaynağıdır.
Oylat Mağarası, Bursa
Oylat Mağarası’nın doğal oluşumu üç bin yıl önce tamamlanmış olup günümüzde mağara, doğa severlerin uğrak noktalarından biri haline gelmiştir. Bursa’nın İnegöl ilçesinde yer alan Oylat Mağarası, toplamda 665 metre uzunluğuyla Türkiye’nin en büyük mağaraları arasında ikinci sırada kabul edilmektedir. Uzun ve görkemli bir patikayı takip ederek kırk katlı bina yüksekliğine eş değer olan bu doğa harikasına ulaşabilirsiniz.
2004 yılında keşfedilmiş olan Oylat Mağarası’nın toplam uzunluğu 665 metre olup bazı yerlerde duvar yükseklikleri 450 – 500 metreye ulaşabiliyor. Renkli sarkıt ve dikitlerle dolu mağaranın ana girişinin üzerinde üç adet açıklık bulunuyor. Eğer şanslıysanız, bu ihtişamlı mağarada yaşayan yarasa ve kelebekleri de görebilirsiniz.
Yarımburgaz Mağarası, İstanbul
İstanbul’daki ilk yerleşim yeri olan Yarımburgaz Adası’nın tarihi 400,000 yıl öncesine dayanır. Yarımburgaz Mağarası ise Küçükçekmece Gölü’nün kuzeyinde Sazlıdere Nehri vadisinde yaklaşık 600 metre uzunluğunda doğal bir kireçtaşı mağarasıdır.
Dört ayrı mağaradan oluşan Yarımburgaz Mağarası'nda ilk arkeolojik kazılar 1960’lı yıllarda yapıldı. Kazılar sırasında önemli eserlere ulaşılmış ancak ne yazık ki mağaralar bu süreçte hasara uğramıştır.
Mağaranın girişinde 50 metre büyüklüğünde bir oda yer alıyor. Bu oda daha aşağıda bulunan yaklaşık 600 metrelik başka bir odaya bağlanıyor. Üst odanın zemini hazine avcıları ve yasadışı yapılan kazılarca tahrip edilmiş; alt odada ise Alt Paleolitik Çağ’a kadar uzanan büyük buluntular elde edilmiş.
Mağara, Geç Bizans Dönemi’ne kadar üst odasının şapel olarak faaliyet gösterdiği bir manastır alanıydı. Üst odanın başlangıcında girişine yarım bir kubbe oyulmuş küçük bir bazilikanın izleri bulunuyor.
Marmara Bölgesi’ndeki Diğer Mağaralar
- İkigöz Mağarası, İstanbul (Ekipman gereklidir)
- Yanasu Mağarası, Kırklareli (Ekipman gereklidir)